AKŞENER: “SEÇİMİ ERTELEMENİN LEHLERİNE OLMADIĞINI GÖRDÜLER”
AKŞENER: “SEÇİMİ ERTELEMENİN LEHLERİNE OLMADIĞINI GÖRDÜLER”
Sevgili Dostlar; Üstadımız Fatih Altaylı İYİ PARTİ Genel Başkanı Meral Akşener ile bir telefon görüşmesi gerçekleştirerek yaptığı konuşmayı köşesine taşımış.
Altaylı’nın telefonla aradığında Sayın Akşener Diyarbakır’da bir taziye evinde. Taziyeden çıkar çıkmaz Altaylı’ya dönüş yapmış. Altaylı İYİ PARTİ Liderini son derece üzgün görüyor. Adeta deprem bölgesinde gördükleri üzerine sinmiş. Bölgedeki izlenimlerini soruyor, Akşener cevaplıyor: “Söyleyecek çok şey var ama önce şu günleri bir atlatalım. Sonra söyleriz hepsini” diyor.
Daha sonra devam ediyor: “Diyarbakır’da yıkılan bina sayısı sadece 6 ve 404 kişi hayatını kaybetmiş. Gerisini siz hesaplayın Fatih Bey” diye başlıyor sözlerine. Kayıpların çok daha fazla olduğunun imasını yapıyor.
Söz daha sonra seçime geliyor. Akşener 14 Mayıs’ta seçimin olacağını düşünüyor. “Ertelemeyi düşündüler ama lehlerine olmayacağını anladıkları anda ‘bir an önce yapalım’ demeye başladılar. Bülent Arınç’a da bu yüzden şimdi kızıyorlar” diyor.
Altaylı’nın “Sizce yapılabilir mi?” diye sorması üzerine, “Depremden etkilenen kentlerden 8’inde seçim yapılmasının önünde hiçbir engel yok. Kahramanmaraş, Adıyaman ve özellikle Hatay sorunlu ama çözüm bulunur. Yeter ki, birileri bu kentlerdeki ortamdan çıkar sağlama çabası içinde olmasın” diye cevaplıyor. Altaylı seçmen kütüklerinin sağlıklı bir şekilde yenilenmesinin kastedildiğine yorumluyor.
Daha sonra altılı masa çalışmaları ve Cumhurbaşkanlığı adayının kim olacağı sorularını tek başına cevaplamasının etik olmadığını belirterek bir şey söylemiyor. Sonunda da net bir cevap veriyor. “Fatih Bey, ben konuşunca bozguncu muamelesi görüyorum. Kimseye saygısızlık etmeden, kimseyi kırmamaya çalışıyorum. Ama ne desem kabahat oluyor. Bu yüzden konuşmayacağım. Çünkü bu iktidardan Türkiye’yi kurtarmayı, sizin kızınızın, benim oğlumun, milyonlarca evladımızın güzel bir geleceği olmasının başka çaresi yok. Bunun için susuyorum. Ama şunu bilin. Ben sizinle program yaptığımız gün nerede duruyorsam aynı yerde duruyorum. Türkiye’deki milyonlarca insan nerede duruyorsa orada duruyorum. Milyonlarca genç ne diyorsa, ben onların taleplerini duyuyor ve onu seslendiriyorum. Ama konuşmayacağım.” diyerek söyleşiyi noktalıyor.
Harabe haline dönen Osmaniye’ye dahi 13 gün sonra giden Bahçeli’yle Akşener arasında kıyaslama dahi yapılamaz. Cumhurbaşkanı Erdoğan da deprem çalışmalarına çok fazla müdahil olmuyor. Cumhurbaşkanı Yardımcısı Sayın Fuat Oktay depremle ilgili tüm konularda ön plana çıkıyor.
Sayın Akşener yüreğini ortaya koymuş, gece gündüz çalışıyor. Hükümet iki sene önceki orman yangınlarında olduğu gibi depremde de sınıfta kaldı. Çürük bina yaparak onlarca insanımızın ölümüne sebebiyet veren müteahhitleri ya kendisine Danışman, ya da milletvekili yapan Erdoğan, 21 yıllık iktidar olmanın metal yorgunluğuna uğramış görünüyor.
Daha fazla yorgunluğa düşüp taraftarları arasındaki “Reis” imajını sarsmak istemiyorsa, sağlık sorunlarıyla daha fazla ilgilenebilmesi için bir an önce seçim kararı almalı, kendisi de aday olmakta ısrar etmemelidir. Çünkü Erdoğan’ın dünyasında seçim kaybetmek yoktur. Kaybedeceği gün gibi açık olan seçime girip kaybetmesi halinde, bugünkü imajını tekrar bulabilme imkanı pek görünmüyor. Yaş ve sağlık durumu da artık bu kantarı tartamaz görünüyor.
Şimdilik kalın sağlıcakla.
Osman Bölükbaşı Dara
Hiç yorum yok