MİLLET İTTİFAKI DEPREM GÜNDEMLİ OLARAK TOPLANDI
Millet İttifakı partileri Genel Başkanları “deprem” gündemli toplanarak bildiri yayınladı. Hata, kusur, ihmal ve kasıtların apaçık ortada olduğunu belirten parti liderleri, “Hukuki, idari ve siyasi sorumlular not edilmiştir” denildi.
Kahramanmaraş merkezli depremler nedeniyle 13 Şubat'taki toplantısını erteleyen Millet İttifakı partileri, bugün "deprem" gündemiyle toplandı. Saadet Partisi'nin ev sahipliğinde yapılan toplantı, 4 saat sürdü.
Toplantıya, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, Demokrat Parti Genel Başkanı Gültekin Uysal, Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu, DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan ve Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu katıldı.
Toplantının ardından yapılan ortak açıklamada, "Ülke ve millet olarak tarihimizin en büyük acılarından birini yaşıyoruz. Hayatını kaybeden vatandaşlarımıza bir kez daha Allah’tan rahmet, ailelerine başsağlığı ve sabır, yaralılarımıza acil şifalar diliyoruz. İktidarın şaşkınlığına, acziyetine ve ayrıştırıcı tutumuna rağmen, depremin ilk anından itibaren sorumluluklarını yerine getiren, ellerinden gelen her şeyi yapmaya çalışan kurumlarımıza ve kamu görevlilerimize teşekkür ediyoruz." ifadelerine ile başlanan bildiride, ayrıca büyük bir fedakarlık ve gayretle çalışan sivil toplum kuruluşlarına, vatandaşlara ve uluslararası dayanışma gösterenlere de teşekkür edildi.
Deprem ülkesi olan Türkiye'de afet öncesi gerekli hazırlıkların yapılmadığı, yeterli tedbirlerin alınmadığının ortada olduğu vurgulanan açıklamada, "Eskiden Başbakanlığa bağlı olan AFAD’ın kurumsal kapasitesinin zayıflatılması, liyakatten yoksun insanlara üst düzey kadrolarda sorumluluk verilmesi, depreme dayanıksız binalara hiçbir rapor istenmeden imar affı çıkarılması ve inşaat sektöründe yolsuzluklara kapı aralayan ölçüsüz rant hırsı milletimize ölümcül bir fatura ödetmiştir." denildi.
Bildiriye şu cümlelerle devam edildi: "Ülkedeki her kurumda yaşanan özerklik, liyakat ve şeffaflık kaybının afet yönetimini ve depreme müdahale sürecini de doğrudan etkilediği" söylenerek, Hiçbir bürokratın inisiyatif alamadığı, her konuda talimatın bir kişiden beklendiği Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi yüzünden acılar ve zayiat katlanarak arttığı, Afet sürecinin ne yazık ki iyi yönetilemediği, arama-kurtarma çalışmalarında geç ve yetersiz kalındığı, Başlangıçtan itibaren, temel ihtiyaçların temininin ve yardım faaliyetlerinin doğru koordine edilemediği, bunların sonucunda felaketin etkisinin vahim boyutlara ulaştığı acı bir gerçek olarak görüldüğü, ne yazık ki, belediyeler ve sivil toplum kuruşları arasında ayrım yapıldığı, bunların sürece dahil edilmeleri hususunda geç kalındığı, kutuplaştırıcı söylemlerden vazgeçilmediği, tek bir merkezden alınan kararların çalışmaları yavaşlattığı, kolluk kuvvetlerinin, madencilerin ve iş makinelerinin sahaya geç gönderildiği, sosyal medya platformlarında bant yavaşlatma, borsanın kapatılmaması gibi akıl dışı uygulamaların telafisi mümkün olmayan sonuçlar doğurduğu, bunların krizi daha da derinleştirdiği vurgulanmıştır.
İktidarın barınma, seyyar tuvalet ve hijyen konusunda yeterli adımları halen atmadığı, bölgede salgın hastalık riskine karşı gerekli tedbirleri de almadığının altı çizilen açıklamada, deprem sonrası yaşanan iç göçle ilgili de herhangi bir planlama ve yönlendirme yapılmadığı belirtilerek,
tüm hata, kusur, ihmal ve kasıtların apaçık ortada olduğu belirtilen açıklamada, "Hukuki, idari ve siyasi sorumlular da arşivlenerek dosyalarda ve hafızalarımızda not edilmiştir" ifadesinin altı çizildi.
Açıklamada daha sonra şu kayıtlara yer verildi: "Millet İttifakı olarak, omuzlarımızdaki ağır sorumlulukların farkındayız. Şimdi önümüzde zorlu bir sınav bizleri beklemektedir. Yaşanan bu felaketten dersler çıkararak, şehirlerimizi ve geleceğimizi ortak akılla inşa etmek mecburiyetindeyiz. Unutulmamalıdır ki, jeoloji, sismoloji, psikoloji, sosyoloji, ekoloji, tıp, ekonomi, eğitim, hukuk, siyaset, şehir planlama ve mimarlık birbirlerinden asla bağımsız düşünülemez, hiçbiri ihmal edilemez. Bu çerçevede tüm bu alanların uzmanlarıyla süreci anbean takip edeceğiz. Depremin etkilerinin ortadan kaldırılmasına dair kısa, orta ve uzun vadede yapılacak işler ve buna dair ortak çalışmalar için bir komisyon kuracağız.
Uyarıyoruz, afet bölgelerinde yabancılara ev, arsa ve arazi satışı yasaklanmalıdır. Bölgenin yeniden imarı esnasında Hatay başta olmak üzere demografik ve sosyal yapının korunması büyük önem arz etmektedir. Özellikle bu konunun takipçisiyiz” cümlelerine yer verildi.
Toplantıda üniversitelerin uzaktan eğitime geçmesi kararının da konuşulduğu belirtilen açıklamara; “Bu karardan derhal geri dönülmesi gerekmektedir. Gençlerimizi nitelikli eğitim hakkından mahrum edecek hiçbir çözüm gerçek bir çözüm değildir. Depremzede vatandaşlarımızın barınma ihtiyacı için turizm sektörünün kapasitesinin ve büyükşehirlerdeki boş konutların kullanılması ve bu yönde derhal çalışmaların başlaması gerekmektedir. Biz siyaseten sorumluluk alacağız. Ortak Politikalar Metnimizde yer alan 'Kentleşme' ve 'Afet Yönetimi' başlıkları altındaki yol haritamızı aynen uygulayacağız. 'Nasıl olsa deprem olmaz' diye değil, 'yarın deprem olacakmış gibi' güçlü bir kriz yönetimi inşa edeceğiz. Halkımız müsterih olsun. Bizler hızlı, sağlıklı ve kalıcı çözümlerimizle insanca yaşam standartlarına uygun yaşanabilir şehirler inşa etmekte kararlıyız. Aç ve açıkta tek bir insanımızı dahi bırakmayacağız. Acılarımızı hep beraber paylaşacak, maddi ve manevi yaralarımızı hep birlikte saracağız" denildi
"Ülkemizin en acil ihtiyacı, içinde bulunduğumuz siyasi enkazı kaldıracak, devlet kurumlarını şeffaf ve halka hizmet esasına göre güçlendirecek, kriz koşullarında ülkeyi yönetebilecek, içinde bulunduğumuz ekonomik krizden ülkemizi çıkaracak, iktidarın içine düştüğü israf ve şatafata son verecek, yaşanan felaketten ötürü etkilenecek olan ekonomimizi güçlendirecek, devlet yönetiminde liyakati esas alacak yeni ve etkin bir iktidardır" denilen açıklamada şu ifarelere yer verildi; "Milletimizden aldığımız destekle, kendimize olan inancımızla Türkiye için hazır olduğumuzu duyururuz. Suriye’de meydana gelen depremin yaralarını sarabilmek adına uluslararası camiaya bugün buradan çağrıda bulunuyor, Suriye halkına da sabır ve başsağlığı diliyoruz." denildi.
Bundan sonraki Millet İttifakı olarak önceden planladıkları ancak deprem sonrası ertelenen rutin altılı masa toplantısının ise Saadet Partisi’nin ev sahipliğinde 2 Mart Perşembe günü gerçekleştireceği bildirildi.
Osman Bölükbaşı Dara
Yorum Gönder